VAR MISIN Kİ YOK OLMAKTAN KORKUYORSUN? ( KİTAP İNCELEMESİ )
D-İ-K-K-A-T!
Okumaya başlamadan önce yeni bir sekme açıp şu eşsiz müziğin rahatlatıcı sesiyle kendinizi yenileyin. İyi okumalar.❤
https://www.youtube.com/watch?v=RgKKgzVhMgY&ab_channel=MarkEliyahu
Son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan birinden esinlenerek sizlere üç beş satır bir şeyler yazmaya çalışacağım.
Başlığın manidarlığı sizleri de kendine doğru çekmiyor mu? Ben çok güçlü bir ifade olarak görüyorum. Lütfen siz değerli okuyucularda bu manidar sözün sizlerde neler çağrıştırdığını yorumlar kısmına yorumlayınız ve bu şekilde hep birlikte farklı anlamlar çıkararak kendimize doğru bir pay çıkaralım.
Evet, doğru tahmin Farabi'nin sözü ve Mesut Topal'ın yayıma hazırlamasıyla oluşmuş güzel bir kitap.
Farabi’yi ve onun felsefesini anlatan, tek solukta okunabilecek bir kitap. Kitap sayesinde, Farabi’nin düşünceleri az da olsa tanımış oluyorsunuz.
Ben kitabı oldukça beğendim. Hatta öyle ki çok kapsamlı olmamasına rağmen tek nefeste okuyup kendimce analizler yaptım. Sizlere beğendiğim güzel bir bölümü aktarayım:
(s.35) gerçek mutluluk için fazlalıkları bırakmayı bilmek gerekir:
“mutlu olabilmemiz için ilk olarak yapmamız gereken şey, ihtiyaçlarımızın ne olduğunu belirlemek ve bunun dışında kalan her şeyin bize fayda ve zararını hesaplayarak en doğru yolu bulmaktır. eğer fazlalıklardan kurtulduğumuzda huzurlu ve mutlu oluyorsak, neden onlardan kurtulmayalım.”
“şunu da bilmemiz gerekir ki fazlalıklar sadece vaktimizi harcamakta kalmayıp bizleri incitebilir. çünkü bir şeye yüklediğimiz anlamın büyüklüğü, o şey sizde olmadığı zaman büyük bir hayal kırıklığına da yol açacaktır ve madde - insan ilişkisinde en önemli mesele de bu olabilir.”
Aynı sayfanın devamında ise yine önemli bir konuya değinilmiş ve bu yüzden burayı da sizlere aktarmak isterim.
Hayatın anlamını insana ıskalatacak şey sadece madde değildir. Bazı arzular da insana bunu ıskalatabilir. Özellikle sosyal medya çağı olarak tanımlayabilir. Özellikle sosyal medya çağı olarak tanımlayabileceğimiz bu dönemde bu arzulardan biriside hiç kuşkusuz beğenilme arzusudur. Beğenilmeyi güç olmayı bir noktada kendimize yer edinmeyi neden istiyoruz? İşte burada sormamız gereken soru tam da budur, böylesine suni bir şeye neden ihtiyaç duyuyoruz. Bizi bu noktaya iten neden ne? Bunu gerçek sevgi eksikliği ile açıklayabiliriz. Günümüzde en çok yozlaştırılan şeylerden birisi de şüphesiz sevgidir. Çünkü sevgi çağı itibarı ile çıkarları üzerine kurulan bir ilişki haline geldi. Bunu toplumun her kesiminde görmemiz açık bir şekilde mümkün.
“insan, gerçek duyguları bir kenara itip sahte duygulara anlam yükleyerek gerçekliği kaybediyor. bir süre sonra kaybettiği gerçekliğin yerine tamamen sahte bir yanılsamanın içinde buluyor kendini.”.......
- Evet dostlar, elbette bütün kitabı yazmayacağım fakat burada belirtilen konular sizce de üstünde durulması gerekilen konular değil mi?
Hatta öyle ki herkesin kendine bir pay çıkarması gerekiyor.
Sen kendine ne pay çıkardın? Sorularınızı duyar gibiyim.
- kendime bir pay çıkardım elbette, fakat bu payı bir sözle açıklamak isterim. O sözü de ekleyeyim: “insan, kendi hakikatinin önünde bir engeldir.”
- ve kendi savaşını insan kendisine rağmen kazanabilmelidir.
Yorumlar
Yorum Gönder